Atatürk’ün süvarilerinden Eyüp Öncü’nün oğlu Kemal Öncü, 900 kupayla binicilik tarihine geçti
Atatürk’ün süvarilerinden Eyüp Öncü’nün oğlu Kemal Öncü, 900 kupayla binicilik tarihine geçti
Atatürk’ün süvarilerinden Eyüp Öncü’nün oğlu Kemal Öncü, 900 kupayla binicilik tarihine geçti
Haber Giriş Tarihi: 21.11.2025 11:18
Haber Güncellenme Tarihi: 21.11.2025 11:18
Kaynak:
DHA
'Avrupa, Balkan ve Türkiye rekorumu kimse egale edemedi'
'Bu kupaları vatanım için kazandım'
'Amerika'da Elvis Presley ile tanıştım'
'Evimi müzeye çevirmek istiyorum'
Mikail KARAMAN/ANKARA,(DHA)- ATATÜRK’ün süvarilerinden ve Türkiye’de binicilikte uzun yıllar çeşitli başarılar elde eden Eyüp Öncü’nün oğlu Kemal Öncü (82), 1956 yılında başladığı binicilik kariyerinde toplamda 900 kupa kazanarak tarihte kırılması zor bir rekora imza attı.
Atatürk’ün süvarilerinden Eyüp Öncü’nün oğlu Kemal Öncü 1956 yılında başladığı sporda Balkan ve Türkiye şampiyonluklarıyla adını duyurdu. Öncü, kariyeri boyunca kazandığı yaklaşık 900 kupa ve madalya ile Türk biniciliğinin en çok ödül alan sporcularından biri oldu. 1960–1967 yılları arasında Balkanlarda aralıksız şampiyonluk elde eden Öncü, 1965 yılında 8 kez Türkiye Şampiyonu olarak aynı yıl uluslararası başarılarının ardından Türkiye’de yılın sporcusu seçildi.
1964 yılında Avusturya’nın Velden kentinde 2. 20 metrelik engeli atı ile aşarak Türkiye, Balkan ve Avrupa yüksek atlama rekorunu kıran ve bu alandaki rekoru hala elinde tutan Öncü aile evinde biriken kupaları, madalyaları ve babasından kalan eşyalardan oluşan arşivi ileride müzeye dönüştürmek istediğini belirtti. Öncü, “Babam, takım arkadaşları ile 1938 yılında ‘Mussolini Uluslararası Engel Atlama Altın Kupası’nı kazandıktan sonra Karaköy’den Taksim’e kadar omuzlarda taşınmış. Bu arada Atatürk Dolmabahçe Sarayı'ndan onları selamlıyor. Atatürk, onun cesaretini ve binicilikteki öncülüğünü gördüğü için babama, ‘Eyüp sen daima önde git, soyadın da Öncü olsun’ diyor. Bize de Atatürk soyadımızı vermiş oluyor. Atatürk babama başarılarından dolayı; altın işlemeli ve imzasının bulunduğu saat, tabanca ve at hediye ediyor. Ailemizin en değerli emanetleri olarak bir bankanın kasasında saklıyorum” diye konuştu.
‘AVRUPA, BALKAN VE TÜRKİYE REKORUMU KİMSE EGALE EDEMEDİ’
Babasının sporculuk hayatının kendisi için motivasyon kaynağı olduğunu ifade eden Öncü, “Ben spora, futbolda başladım ama babam ‘oğlum gel sen binici ol, futbolu bir yaşta bırakacaksın ama elin kolun tuttuğu müddetçe bu sporu yapabilirsin’ dedi. Ben zaten 1956'dan beri ata biniyordum 1960'dan itibaren de profesyonelliğe geçtim. Tabi bunda babamın büyük rolü var, o ısrar etti. İlk atımı Hidalgo ile bu müsabakalara başladım. Ondan sonra 1960 ile 1967 arasında Türkiye'de bütün Türkiye birinciliklerini kazandım ve şampiyon oldum. Balkanlarda da ferdilerin hepsini kazandım. Ondan sonra o sene 8 branşta Türkiye şampiyonası yapılmıştı, 8'ini de ben kazandım. Milliyet Gazetesi beni yılın sporcusu adayı gösterdi ve onu da 82 bin oyla kazanarak yılın sporcusu oldum. O sene bütün Balkanlarda yapılan şampiyonlukların hepsini kazandım. Daha sonra 67 senesinde Velden’de de 2.20 atlayarak Avrupa, Balkan ve Türkiye rekorunu hala tutmaktayım. Kimse bunu egale edemedi” ifadelerinde bulundu.
‘BU KUPALARI VATANIM İÇİN KAZANDIM’
2.20 metre atlayarak kırdığı Avrupa rekorunu disiplinli çalışmayla elde ettiğini kaydeden Öncü, “Hocalarımızın disiplini ve bu işi bilen insan olması benim şansım. Babam gibi bir hocam vardı. Benim şansım öyle bir babanın oğlu olmak. Biz günde 5 saat ciddi olarak ata biniyorduk. Onun için bu çalışmanın da semeresini gördük. Bilinçli koştuk, ezbere iş yapmadık. Onun için kazanabildik. Ben de babamı örnek alarak bu yolda ilerledim; yıllardır genç binicilere eğitim veriyor, bildiklerimi aktarıyorum. Atların yanından hiç kopmadım, hayatım bu sporun içinde geçti. Bugün bu kadar kupaya sahip olan hiçbir sporcuyu gösteremezler. Bir kulübün bile bu kadar kupası yoktur. Muvaffak olmuş bir sporcuyum. Amerika zamanında bana ‘Kal gitme’ diye ısrar etti. Devlet arkamdaydı; çiftlik ve at verdiler ama Türkiye'ye döndüm. Şimdi ise beni tanıyan yok. Bu kupaları vatanım için kazandım. Bulgarlar, Yunanlılar için değil. Onun için üzüldüm. İsterdim ki devlet tarafından taltif edileyim” diye konuştu.
‘AMERİKA’DA ELVİS PRESLEY İLE TANIŞTIM’
1967 yılında üniversite eğitim için Amerika'ya gittiğini kaydeden Öncü, “Amerika'da okurken hem futbol oynadım hem ata bindim. O sene Delgado takımı ile şampiyon olduk. Ondan sonra ben biniciliğe devam ettim. Orada kendimi tanıtınca bana büyük bir ilgi gösterdiler. Orada da girdiğim müsabakalarda birincilikler kazandım. Güney devletler şampiyonu oldum. Bizim kulübün başkanı tanınmış bir insandı. Onun sayesinde Elvis Presley ve Sammy Davis, Jr. ile tanıştım. Bizim başkan beni ‘Türkiye'nin en iyi binicisi, Avrupa şampiyonu’ diye tanıtmıştı. Onlar da beni takdir etmişlerdi. Dünyaca ünlü caz sanatçısı Frank Sinatra bir gün konser vermişti. Bir şarkısını da ‘Kemal Öncü'ye hitap ediyorum’ diye bana hediye etti. Harika zamanlardı” diye konuştu
‘EVİMİ MÜZEYE ÇEVİRMEK İSTİYORUM’
Kazandığı kupaların evindeki vitrinlere sığmadığını söyleyen Öncü, “Evimi müzeye çevirmek istiyordum ama bunu bir vakıf mı kurmak lazım? Yoksa bir şeye mi müracaat etmek lazım? Onu tam bilmiyorum. Çok değerli kupalarım var. Evimde, 2.20 atladığım zaman aldığım kupa, Balkan şampiyonlarındaki kupalarım, Atatürk kupası, Reis-i Cumhur kupası gibi çok değerli ödüllerim var. Evde bazen oturduğum zaman böyle bakıyorum o kupalara. Babam, Mussolini'nin kupasını kazandıktan sonra kupa Genel Kurmaya geliyor. Babama Atatürk bir altın saat veriyor. Saatin üstünde Eyüp Öncü ismi ve Kemal Atatürk imzası var. Bir 7.65 tabanca veriyor. Üstünde ‘beni çok mutlu ettin’ imzası var. Ondan sonra bir de at hediye ediyor. Tabanca ve saat bende duruyor. Onları bankada bir kasada tutuyorum. Babamın kupaları var. Onları da evde saklıyorum. Yakın zamanda evimi müzeye çevireceğim” dedi. (DHA)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Atatürk’ün süvarilerinden Eyüp Öncü’nün oğlu Kemal Öncü, 900 kupayla binicilik tarihine geçti
Atatürk’ün süvarilerinden Eyüp Öncü’nün oğlu Kemal Öncü, 900 kupayla binicilik tarihine geçti
'Avrupa, Balkan ve Türkiye rekorumu kimse egale edemedi'
'Bu kupaları vatanım için kazandım'
'Amerika'da Elvis Presley ile tanıştım'
'Evimi müzeye çevirmek istiyorum'
Mikail KARAMAN/ANKARA,(DHA)- ATATÜRK’ün süvarilerinden ve Türkiye’de binicilikte uzun yıllar çeşitli başarılar elde eden Eyüp Öncü’nün oğlu Kemal Öncü (82), 1956 yılında başladığı binicilik kariyerinde toplamda 900 kupa kazanarak tarihte kırılması zor bir rekora imza attı.
Atatürk’ün süvarilerinden Eyüp Öncü’nün oğlu Kemal Öncü 1956 yılında başladığı sporda Balkan ve Türkiye şampiyonluklarıyla adını duyurdu. Öncü, kariyeri boyunca kazandığı yaklaşık 900 kupa ve madalya ile Türk biniciliğinin en çok ödül alan sporcularından biri oldu. 1960–1967 yılları arasında Balkanlarda aralıksız şampiyonluk elde eden Öncü, 1965 yılında 8 kez Türkiye Şampiyonu olarak aynı yıl uluslararası başarılarının ardından Türkiye’de yılın sporcusu seçildi.
1964 yılında Avusturya’nın Velden kentinde 2. 20 metrelik engeli atı ile aşarak Türkiye, Balkan ve Avrupa yüksek atlama rekorunu kıran ve bu alandaki rekoru hala elinde tutan Öncü aile evinde biriken kupaları, madalyaları ve babasından kalan eşyalardan oluşan arşivi ileride müzeye dönüştürmek istediğini belirtti. Öncü, “Babam, takım arkadaşları ile 1938 yılında ‘Mussolini Uluslararası Engel Atlama Altın Kupası’nı kazandıktan sonra Karaköy’den Taksim’e kadar omuzlarda taşınmış. Bu arada Atatürk Dolmabahçe Sarayı'ndan onları selamlıyor. Atatürk, onun cesaretini ve binicilikteki öncülüğünü gördüğü için babama, ‘Eyüp sen daima önde git, soyadın da Öncü olsun’ diyor. Bize de Atatürk soyadımızı vermiş oluyor. Atatürk babama başarılarından dolayı; altın işlemeli ve imzasının bulunduğu saat, tabanca ve at hediye ediyor. Ailemizin en değerli emanetleri olarak bir bankanın kasasında saklıyorum” diye konuştu.
‘AVRUPA, BALKAN VE TÜRKİYE REKORUMU KİMSE EGALE EDEMEDİ’
Babasının sporculuk hayatının kendisi için motivasyon kaynağı olduğunu ifade eden Öncü, “Ben spora, futbolda başladım ama babam ‘oğlum gel sen binici ol, futbolu bir yaşta bırakacaksın ama elin kolun tuttuğu müddetçe bu sporu yapabilirsin’ dedi. Ben zaten 1956'dan beri ata biniyordum 1960'dan itibaren de profesyonelliğe geçtim. Tabi bunda babamın büyük rolü var, o ısrar etti. İlk atımı Hidalgo ile bu müsabakalara başladım. Ondan sonra 1960 ile 1967 arasında Türkiye'de bütün Türkiye birinciliklerini kazandım ve şampiyon oldum. Balkanlarda da ferdilerin hepsini kazandım. Ondan sonra o sene 8 branşta Türkiye şampiyonası yapılmıştı, 8'ini de ben kazandım. Milliyet Gazetesi beni yılın sporcusu adayı gösterdi ve onu da 82 bin oyla kazanarak yılın sporcusu oldum. O sene bütün Balkanlarda yapılan şampiyonlukların hepsini kazandım. Daha sonra 67 senesinde Velden’de de 2.20 atlayarak Avrupa, Balkan ve Türkiye rekorunu hala tutmaktayım. Kimse bunu egale edemedi” ifadelerinde bulundu.
‘BU KUPALARI VATANIM İÇİN KAZANDIM’
2.20 metre atlayarak kırdığı Avrupa rekorunu disiplinli çalışmayla elde ettiğini kaydeden Öncü, “Hocalarımızın disiplini ve bu işi bilen insan olması benim şansım. Babam gibi bir hocam vardı. Benim şansım öyle bir babanın oğlu olmak. Biz günde 5 saat ciddi olarak ata biniyorduk. Onun için bu çalışmanın da semeresini gördük. Bilinçli koştuk, ezbere iş yapmadık. Onun için kazanabildik. Ben de babamı örnek alarak bu yolda ilerledim; yıllardır genç binicilere eğitim veriyor, bildiklerimi aktarıyorum. Atların yanından hiç kopmadım, hayatım bu sporun içinde geçti. Bugün bu kadar kupaya sahip olan hiçbir sporcuyu gösteremezler. Bir kulübün bile bu kadar kupası yoktur. Muvaffak olmuş bir sporcuyum. Amerika zamanında bana ‘Kal gitme’ diye ısrar etti. Devlet arkamdaydı; çiftlik ve at verdiler ama Türkiye'ye döndüm. Şimdi ise beni tanıyan yok. Bu kupaları vatanım için kazandım. Bulgarlar, Yunanlılar için değil. Onun için üzüldüm. İsterdim ki devlet tarafından taltif edileyim” diye konuştu.
‘AMERİKA’DA ELVİS PRESLEY İLE TANIŞTIM’
1967 yılında üniversite eğitim için Amerika'ya gittiğini kaydeden Öncü, “Amerika'da okurken hem futbol oynadım hem ata bindim. O sene Delgado takımı ile şampiyon olduk. Ondan sonra ben biniciliğe devam ettim. Orada kendimi tanıtınca bana büyük bir ilgi gösterdiler. Orada da girdiğim müsabakalarda birincilikler kazandım. Güney devletler şampiyonu oldum. Bizim kulübün başkanı tanınmış bir insandı. Onun sayesinde Elvis Presley ve Sammy Davis, Jr. ile tanıştım. Bizim başkan beni ‘Türkiye'nin en iyi binicisi, Avrupa şampiyonu’ diye tanıtmıştı. Onlar da beni takdir etmişlerdi. Dünyaca ünlü caz sanatçısı Frank Sinatra bir gün konser vermişti. Bir şarkısını da ‘Kemal Öncü'ye hitap ediyorum’ diye bana hediye etti. Harika zamanlardı” diye konuştu
‘EVİMİ MÜZEYE ÇEVİRMEK İSTİYORUM’
Kazandığı kupaların evindeki vitrinlere sığmadığını söyleyen Öncü, “Evimi müzeye çevirmek istiyordum ama bunu bir vakıf mı kurmak lazım? Yoksa bir şeye mi müracaat etmek lazım? Onu tam bilmiyorum. Çok değerli kupalarım var. Evimde, 2.20 atladığım zaman aldığım kupa, Balkan şampiyonlarındaki kupalarım, Atatürk kupası, Reis-i Cumhur kupası gibi çok değerli ödüllerim var. Evde bazen oturduğum zaman böyle bakıyorum o kupalara. Babam, Mussolini'nin kupasını kazandıktan sonra kupa Genel Kurmaya geliyor. Babama Atatürk bir altın saat veriyor. Saatin üstünde Eyüp Öncü ismi ve Kemal Atatürk imzası var. Bir 7.65 tabanca veriyor. Üstünde ‘beni çok mutlu ettin’ imzası var. Ondan sonra bir de at hediye ediyor. Tabanca ve saat bende duruyor. Onları bankada bir kasada tutuyorum. Babamın kupaları var. Onları da evde saklıyorum. Yakın zamanda evimi müzeye çevireceğim” dedi. (DHA)
Kaynak: DHA
En Çok Okunan Haberler